Kayıp lezzetlerin yeni limanı: İki Sandal Bodrum
Kumbahçe’de, Zeki Müren Müzesi’nin sağından Halk Plajı’na inen yokuştaki iki katlı taş binada tam bir “eski meyhane” açıldı. Yasemin ve begonvillerle çevrili avlu ve sanki dün yapılmış gibi yükselen yüzyıllık taş ev zaman makinesine binmişsiniz etkisi yapıyor. Ahşap pergolalar, el yapımı terra kota yer döşemeleri, el kesmesi kayrak taşları, duvarları süsleyen eski Bodrum resimleri mekanın kırk yıllık müdavimiymiş gibi hissetmenize neden oluyor.
Ancak mekanın albenisi, sadece el işçiliğine ve onun hakim olduğu çağlara bir saygı duruşu içeren dekorasyon ve mimarisinden kaynaklanmıyor. Yaşı yetenlerin aklına, meyhane denince günümüz meyhanelerinden fazlası gelir. Bu fazlalıkta ustanın elinden yeni çıkmış dumanı üstünde pilaki de vardır; şimdilerde mumla aranan topik de… Sohbeti bastırmadan tatlı tatlı çalan müzikle tamamlanır bu farklı doku… Ve üstüne elbette, insanı evinde hissettiren geleneksel meyhaneci konukseverliği…
Plaja inen yokuşta içinde unutulmuş tatları ve muhabbetleri yaşatan İki Sandal Meyhanesi, birçoğunu başka yerde deneyimleme imkanı olmayan kendine özgü lezzetleri tatmak, yirmi metre aşağıda yoğunlaşan curcuna ve insan trafiğinden bir nebze uzaklaşmak ve iyi bir muhabbet kıvamı tutturmak için doğru adres. Mekanda canlı müzik yok; sohbetinize tatlı tatlı Türk Sanat Müziği, rembetikalar ve 1970’li yıllardan pop şarkıları eşlik ediyor…
İşletmesi ve menü konsepti İstanbul’un kült İnciraltı Meyhanesi tarafından üstlenilen İki Sandal’da lezzet, eski zamanlara bir yolculuğa dönüşüyor. Çoktan unutulmuş, evlerde yapımı terk edilmiş geleneksel tatlar İki Sandal mutfağında her gün taze taze üretilerek konuklara sunuluyor. 18. Yüzyıl tarifleri olan Balık Turşusu ve Dövme Hıyar Salatası, 19. Yüzyıldan fındık taratorlu Çerkez Salatası, eski Beykoz Ermenilerinin tarifine göre yapılmış Topik ve Dalak Dolması, Safarad mutfağından Beyin Tava, eski bir Süryani tarifine göre yapılmış muhammara, gerçek yerli uskumrudan çiroz salatası, kış toriğinden bir Rum klasiği olan Lakerda, Yanya mutfağından sütlü incir tatlısı, yine bir 15. Yüzyıl tarifinden yapılan Limon Peltesi gibi lezzetleri tadarken adeta asırlar ve bu coğrafyanın kültürel-etnik çeşitlilikleri arasında bir yolculuğa çıkıyorsunuz.
Kumbahçe Halk Plajı’na inen yokuşta mis kokulu yaseminler ve begonviller arasındaki taş binada Bodrum’un değişimine direnen İki Sandal Meyhanesi, konsept ve mimari olarak tutarlılık içinde, Halikarnas Club’ın üstünden Bodrum Kalesi’ne göz kırpıyor. Her ne kadar menüde balık kadar et ve sakatat çeşitleri bulunuyorsa da, mekanın duruşu denizi ve deniz kültürünü insanın içine taşıyor.